Sosyal Medya

Makale

Emperyalizmin, (Tavşana, ‘Kaç!’, Tazıya ‘Tut!’) Oyunu..

tarihinde yayınlandı.

Nobel Ödülü, bilindiÄŸi üzere, kimyager Alfred Nobel’in 120 sene öncelerde icad ettiÄŸi ve müthiÅŸ bir patlayıcı olan ‘dinamit’ten elde ettiÄŸi muazzam servetlerden ve  ‘insanlığa hizmet eden kimseler’ arasında bölüştürülerek veriliyor. ‘Ä°nsanlığa hizmet’in kriteri ise, ancak, -Batı kültür ve medeniyetinin ölçülerine göre- tabiatiyle.. 

Bir taraftan da, o dinamit’le daha bir zenginleÅŸen ve geliÅŸtirilen silah sanayiinin servetleri de baÅŸdöndürücü ÅŸekilde artıyor. Ä°sveç bugün dünyada silah sanayiinde ve silah satışında, önde gelen ilk 7-8 ülkeden birisi olarak anılıyor.

Evet, bir taraftan silah geliÅŸtiriliyor ve satılıyor, diÄŸer tarafdan da insanlığa, ‘barış ve diÄŸer alanlarda hizmet ettiÄŸi’ düşünülen kimselere ödüller veriliyor. Yani, tavÅŸana ‘kaç’, tazıya ‘tut’ mentalitesine uygun bir tavır..

Bu ödüllerin bir kısmı ‘nötr’ olabilir, o bilim ve araÅŸtırmalar, kullananların dünya görüşlerine göre ‘hayır’da da kullanılabilir, ÅŸerr’de de..

Ama, insan hakları ve barış alanında ve edebiyat alanında verilen ödüller, tamamiyle, Batı dünyasının kültür ve medeniyet kriterlerine göre insanî hizmet anlayışına uygun olacak..

***

Bunu son ‘Paris Saldırısı’ sonrasında da gördük. Dünyanın baÅŸka yerlerinde, yakın geçmiÅŸte, Bosna, Çeçenistan, Yukarı KarabaÄŸ ve hâlen de Irak, Suriye, Yemen, Libya ve Afganistan’da halen de yüzbinlerce insan, en çok da Batı medeniyeti denilen dünyanın ürettiÄŸi silahlarla öldürülürken, dünyanın kılı kıpırdamazken.. Paris Saldırısı sonrasında, Batı parlamentoları ve hükûmetleri, baÅŸka ülkelerde olduÄŸunda ‘insan hak ve özgürlükleri çiÄŸneniyor’ dedikleri tedbirleri almak üzere insanlığın korunması adına, hemen kolları sıvadılar. Çünkü, insan denilince onların anladıkları, sadece kendi dünya görüşleri ve kendi inançlarından olanlar. DiÄŸerleri, ancak, Batı’nın yüksek medeniyet deÄŸerlerine hizmet ettikleri derecede itibar görürler. Ayrıca, Papa Franciscus, sadece Paris Saldırısı sözkonusu olunca, 3. Dünya Savaşı’nın verilmekte olduÄŸu lafını bile etti.

***

Bu arada, ilginç bir rakamdan da söz edelim.. Suriye Buhranı’ndan sonra, sadece Amerikan silah sanayii, OrtadoÄŸu’ya sattığı silah cirosunu, yüzde 250’lere katlamış..

Lochkeed firmasının satışlarında, 5 yıl önceki ciro 70 milyon dolar iken; ÅŸimdi 225 milyon dolara fırlamış..

Northrop firmasının 60 milyon olan civarında olan rakam, 190 milyona;  

Raytheon firmasının 50 milyon civarındaki cirosu da, 125 milyona..

Silah üreticisi diğer ülkelerin ciroları da farklı değil..

Sonra da, müslüman halkları birbirine kırdıracak ÅŸekilde düşman yapıp; sonra da, ‘Bu müslüman toplumlar, ilkel toplumlar!.’ de..

Bu oyun bozulmalıdır.

NOT:  Merhûm Ä°rfan Fethî GemuhluoÄŸlu için..

Yazarlar BirliÄŸi- Ä°stanbul Åžubesi’nin, Sultanahmed- Divanyolu’ndaki merkezinde, 20-12 Kasım günlerinde, merhûm Ä°rfan Fethi GemuhluoÄŸlu’nun vefatının 37. yıldönümü dolayısiyle bir anma toplantısı tertib edilmiÅŸti. Ömrünü insan yetiÅŸtirmeye hasretmiÅŸ ve hemen her sosyal çevre ile irtibatlar kurmuÅŸ ilginç simalardan olan merhûmun anılması, yoÄŸun bir katılımla gerçekleÅŸtirildi.

20 Kasım günü, EÄŸitim Bakanı Nâbi Avcı da gelip konuÅŸmuÅŸ, o gün bulunamadım.

Ä°kinci gün ise, Åžeref Akbaba, Bekir OÄŸuz BaÅŸaran, Abdullah Uçman, Mahmûd Bıyıklı, Ahmed Turan Aslan, Ä°sa Kayaalp, Muzaffer DoÄŸan, Bünyamin Yılmaz ve(merhûm Mustafa MiyasoÄŸlu’nun refikası) Nilüfer Hanım vs. birçok isimleri dinlemek imkanı buldum.

Merhûm Fethî Bey ile yakın sohbeti olan birisi deÄŸildim. Onun çalışmalarını merhûm Sedat Yenigün kardeÅŸimden dinlerdim. Onda, muhatabında nasıl bir maden olduÄŸunu anlamaya çalışan, nüfuz edici bir bakış gücü olduÄŸu anlatılırdı.

Merhûm anlatılırken, kaçınılması gereken bazı abartmalar da oldu; ama, yarım asırlık bir ömrü bu kadar verimli tamamlamış bir irfan adamının uslûbuna bugün daha bir muhtaç olduÄŸumuz, ortada..

Allah rahmet eyleye..

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.